𝑯𝑨𝑲𝑲𝑨 𝑫𝑨𝑽𝑬𝑻
(يا محمد!) ألا ترى من يزعم الإيمان بالقرآن الذي نزل عليك وما نزل أمامك؟ على الرغم من صدور أوامر لهم بعدم الاعتراف بالطاغوت ، إلا أنهم يريدون أن يحاكموا أمامه. يريد الشيطان أيضًا أن يقودهم إلى انحراف عميق.
Ko'proq ko'rsatish- Kanalning o'sishi
- Post qamrovi
- ER - jalb qilish nisbati
Ma'lumot yuklanmoqda...
Ma'lumot yuklanmoqda...
𝐓𝐄𝐕𝐇İ𝐃_İ 𝐃𝐚𝐯𝐚𝐦 𝐤𝐚𝐧𝐚𝐥ı𝐧ı𝐧 𝟐. 𝐊𝐚𝐧𝐚𝐥ı𝐝ı𝐫..! Soru cevap ve test kanalı📚 istemez misin ey Ömer? dünya onların ahiret bizim olsun..! İletişim= @TevhidiiDavam
Allah'ın indirdikleri ile hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendisidir (maide 44) İletişim 👉 @Davamtevhiidd TEVHİD_İ Davam kanalının ikinci kanalı 🌿👉
https://t.me/Teevhididavam2Şeyhulislam İbn Teymiyye şöyle demektedir:“Kim küfür olan bir söz söyler veya bir fiil işlerse, kâfir olmayı kastetmese bile bununla kâfir olur. Zira Allah’ın dilediği dışında kimse küfrü kast etmez.”(
es-Sârimu’l-Meslûl: s: 177-178.)
İbn Kayyım ise şöyle demektedir:“İslam:Allah’ı birlemek,sadece O’na ibadet etmek,O’na hiçbir şeyi ortak koşmamak,Allah ’a ve Rasulü’ne iman etmek,Rasulun getirdiklerinde ona tabi olmaktır. Kul bunu yapmadığı sürece Müslüman olamaz. Eğer inatçı ve zorba kafir değilse de, en azından cahil kafirdir.”(
Tarikul hicreteyn(iki hicret yolu)17. Tabaka. sf 411 vd)@taguturedallahaimn
Allâh’ın kanunlarından başka kanunlarla muhâkeme olmayı isteyenlerin şirke girdiklerini Nisâ Sûresi’nin 60. âyeti apaçık bir şekilde bildiriyor. Ve böylelerinin Müslümanlık iddiasını hayretle karşılıyor. Çünkü hem îmân ettiklerini iddia ediyorlar, hem de Allâh’ın kanunlarından başka kanunlarla muhâkeme olmayı istiyorlar. Oysa aynı kalbte Allâh’a îmân ile tâğuta muhâkeme olmaya rızâ gösterme bir arada bulunamaz. İşte bu onların îmân iddialarında yalancı olduklarını ortaya koymaktadır. Allâh’u Teâlâ şöyle buyuruyor: ‘Sana indirilene ve senden önce indirilene gerçekten îmân ettiklerini zannedenleri görmüyor musun? Bunlar, tâğuta muhâkeme olmayı istiyorlar. Oysa onlar onu reddetmekle emrolunmuşlardı. Şeytân da onları uzak bir sapıklıkla saptırmak istiyor’.” [Şankîtî, Edvâu’l-Beyân: 3 /259.] Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Resûl’e itaat edin. Sizden olan (Müslim/şirki terk ederek tevhidle Allah’a yönelen) yöneticilere de (itaat edin). Herhangi bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz, şayet Allah’a ve Ahiret Günü'ne inanıyorsanız (o meseleyi çözmek için) Allah’a ve Resûl’e götürün. Bu, daha hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir. (4/Nisâ, 59) İnsanlar dinî ve dünyevi meselelerde ihtilafa düşebilirler. İhtilaf ve anlaşmazlık durumunda insanlar iki kısma ayrılırlar: 1. Allah’a ve Ahiret Günü'ne iman etmiş müminler: Bunlar tüm meseleleri Allah’a Kitab’a) ve Resûl’üne (sav) (Sünnet’e) götürürler. Bunlar, iman iddiasında samimi oldukları için ahiretlerini; daha hayırlı bir sonuç aldıkları için de dünyalarını kurtaran bahtiyarlardır. (bk. 24/Nûr, 51 2. İnkâr etmekle emrolundukları hâlde tağutu reddetmeyen sapkınlar: Bunlar dinî ve dünyevi bir meselede anlaşmazlığa düştüklerinde Kitab’ın ve Sünnet’in hakemliğine razı olmayan kimselerdir. Sorunlarını beşerî kanunlarla hükmeden mahkemelerde, atalarının örfünde, Kitab’a ve Sünnet’e açıkça muhalefet eden din bilginlerinin fetvalarında, taassubun gözlerini kör ettiği dinî veya siyasi mezheplerinin ilkeleriyle çözmeye çalışırlar. Nisâ Suresi 60. ayet-i kerime bunları anlatmaktadır. (bk. 24Nûr, 47-50
Allah’ın şeriatını bir kenara bırakıp; beşerî kanunlara, örf ve âdetlere, töre ve yöresel inançlara, ezcümle İslam şeriatına göre sorunları çözmeyen bir merciye başvuranlar, inandıklarını söyleseler de onların imanı gerçek olmayıp zandan ibarettir.@taguturedallahaimn
Joriy rejangiz faqat 5 ta kanal uchun analitika imkoniyatini beradi. Ko'proq olish uchun, iltimos, boshqa reja tanlang.